09 Aralık 2024 Pazartesi
News
Ticaret Bakanlığı, yapılan denetimlerle ilgili bir açıklama yaptı.
Açıklamada, “Ülke genelinde temel tüketim maddelerinden biri olan ekmeklik unun fiyatlarında yaşanan dalgalanmaları incelemek ve piyasa düzenlemelerine aykırı durumları tespit etmek amacıyla geniş çaplı denetimler gerçekleştirdik” denildi.
Bakanlık, denetimlerin, piyasalarda şeffaflık ve adalet sağlamak, tüketicileri korumak ve haksız fiyat artışlarını engellemek amacıyla kararlılıkla devam edeceğini belirtti.
Ticaret Bakanlığı açıklamasında, “Piyasa düzenine zarar veren hiçbir davranışa müsamaha göstermeyeceğimizi bir kez daha vurgulamak istiyoruz” ifadelerini kullanarak, denetimlerin süreceğini ve haksız fiyat artışlarına karşı gerekli tüm yasal işlemlerin yapılacağına dikkat çekti.
Kaynak: Haber Merkezi
News
Kadirli Atatürk Caddesi’nde seyyar olarak kuru fasulye satan Ejder Kuru, “Yıllardır bu işteyim, ama bu yıl işler zor. Geçen yıl fasulye fiyatlarım aynı olduğu halde, bu sene satışlarımda büyük bir düşüş var. Müşterilerim, geçen yıl 5 kilo fasulye alırken, bu yıl sadece 250 gram alabiliyor. Bir teyzem geçen gün geldi, ‘Oğlum canım çok fasulye çekti, bana 250 gram ver’ dedi. Geçen yıl 5 kilo alan aynı teyze, bu yıl yarım kilo bile alamıyor” dedi.
Esnaf Kuru, müşteri taleplerinin büyük oranda düştüğünü vurgulayarak, “Emekliler de geliyor, ‘Yarım kilo, 1 kilo alabilir miyim?’ diyorlar. Yine aynı fiyatlarla satıyorum ama satamıyorum. İnsanlar, geçen yıl alabilecekleri miktarı bu yıl alamaz hale geldi” ifadelerini kullandı.
Ejder Kuru, satışlardaki düşüşün arkasında, artan yaşam maliyetleri ve azalan alım gücünün olduğunu belirterek, “Millette para yok. Fiyatlar aynı olsa da, alım gücü düştüğü için satış yapamıyoruz” şeklinde konuştu.
Kaynak: ANKA
News
Türkiye’nin dört mevsimi doyasıya yaşadığı, tarım ve hayvancılık açısından zengin bir ülke olmasına rağmen, üreticinin zor durumda olduğunu vurgulayan Gürer, ithalatın yerli üretimi olumsuz etkilediğini ifade etti.
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Ticaret Bakanı Ömer Bolat’a şeker ithalatıyla ilgili soru yöneltti. Gürer, şeker üretiminde bir açık bulunmamasına rağmen ithalata gidilmesinin sebeplerini sorguladı. Bakan Bolat ise, 2024 yılının ilk 10 ayında yaklaşık 145 bin ton şeker ithalatı yapıldığını açıkladı.
Bakan Bolat, yazılı olarak yaptığı açıklamada, şeker ithalatına yönelik uluslararası taahhütlere ve gümrük vergisi uygulamalarına dikkat çekerek, ithalatın “Dahilde İşleme Rejimi” kapsamında olduğunu belirtti. Ayrıca, ithalatın büyük kısmının ihracata yönelik olduğunu ifade etti.
Gürer, şeker ithalatındaki artışı ve Türkiye’nin şeker fabrikalarının özelleştirilmesini eleştirerek, “2021’de 5 bin ton olan şeker ithalatı, 2022’de 602 bin tona yükseldi. Bu süreçte, 33 şeker fabrikasından 16’sı özelleştirildi, bu da ithalatın artmasına sebep oldu” dedi.
Gürer, özel sektöre ait fabrikaların karaborsaya düşmesinin önünü açtığını ve bu durumun büyük vurgunlara yol açtığını iddia etti.
Gürer, Türk çiftçisinin ürettiği ürünlerin yurtdışına ihraç edilmesi gerektiğini savundu. “İthalatla çözüm bulunmaz. Türk çiftçisinin üretim kapasitesini artırarak ürünlerini ihraç etmesi gerekiyor. Şeker pancarının üretim alanları son yıllarda azaldı, buna bir an önce dur denilmeli” dedi.
Gürer, Türkiye’de şeker pancarının üretim alanlarının 2010 yılında 3 milyon 287 bin dekar iken, bugün 2 milyon 954 bin dekara düştüğünü belirterek, bu gerilemenin önüne geçilmesini istedi.
Gürer, şeker ithalatının Türkiye için bir çözüm olmadığını belirterek, “İthalat, Türk çiftçisine zarar veriyor. Şeker pancarının üretimi yeterli, ithalata gerek yok. İthalattan vazgeçilip, yerli üretime destek verilmeli” ifadelerini kullandı.
Kaynak: ANKA
News
Eylül ile birlikte av yasağının kalkmasıyla balıkçılar, “Vira Bismillah” diyerek denize açıldı. İlk olarak palamut, ardından hamsi bolluğu gözlemlenirken, fırtınanın dinmesi ve soğuyan hava koşullarıyla birlikte fiyatlar da düştü.
Trabzon’un Ortahisar ilçesindeki Moloz bölgesindeki tezgahlarda hamsinin yanı sıra mezgit, levrek, çipura ve istavrit gibi çeşitler de müşterilere sunuluyor. Tezgahlarda istavrit ve mezgitin kilogramı 150, somon 250, levrek, çipura ve çinekop 300, alabalık 175, palamut ise tanesi 175 liradan satılıyor.
Balıkçı Yalçın Meran, hamsi fiyatlarında gözlemlenen düşüşü doğrularken, ilerleyen dönemlerde fiyatların daha da azalmasını beklediklerini ifade etti.
Meran, bu yıl balıkta bir bolluk yaşandığını ve genellikle palamutun hamsi üretimini etkilediğini, ancak bu sene her ikisinin de bol olduğunu vurguladı. Fırtına olmadıkça balıkçıların denize açılmaya devam edeceğini belirten Meran, “Havalar biraz daha soğudukça fiyatların düşmesini bekliyoruz” dedi.
Kaynak: AA
News
Resmi Gazete’de yayınlanan Cumhurbaşkanı kararına göre, tarife kontenjanı (kota) kapsamındaki ham ayçiçeği tohumu ithalatında gümrük vergisi oranı sıfırlandı.
Söz konusu tarife kontenjanı kapsamında ham ayçiçek tohumu ithalatında yüzde 8 olan gümrük vergisi oranı 1 Ocak 2025 – 30 Nisan 2025 tarihleri arasında uygulanmak üzere söz konusu ürünün ithalatına tanımlanan kota kapsamında sıfır (%0) olarak değiştirildi.
Ayçiçek tohumu yağı tarife kontenjanı için belirlenen gümrük vergisi oranında ise değişikliğe gidilmedi.
Konuya ilişkin açıklama yapan Ticaret Bakanlığı, “Bu kapsamda, 5 ağustos 2024 tarihli ve 8788 sayılı Karar uyarınca, yağlık ayçiçeği tohumunun hasat dönemi ve çiftçi gelirinin korunması gereği dikkate alınarak, iç ve dış piyasa şartları itibarıyla gerekli görülen haller dışında, 1 Temmuz-30 Kasım 2024 tarihleri arasında yerli ayçiçeği tohumu alımı yapanlar öncelikli olmak üzere, ülkemizde ham ve rafine ayçiçeği yağı üretimi yapan firmalara yönelik, 2025 yılı Mayıs ayına kadar geçerli 1 milyon ton yağlık ayçiçeği tohumu ithalatında yüzde 8 veya bunun karşılığı 400 bin ton, ham ayçiçeği yağı ithalatında yüzde 20 gümrük vergili tarife kontenjanı açılmıştır” denildi.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.
